Veri görselleştirmek; bir yapbozun parçalarını birleştirmek gibidir. Başarılı olmak için önceden bilmeniz gereken bazı şeyler vardır — parçalar birleştiğinde ortaya çıkacak olan manzara, veri grafiğinin anlatmasını istediğiniz hikaye gibidir. Ayrıca elinizde neler olduğunu anlamanız gerekir — yapbozun parçaları önünüzde duran veri setleridir. Sonrasında ise verilerinizi anlatmak için yapbozu bitirmek, bulmacayı çözmek veya grafiğinizin öğelerini birleştirmek sizin işinizdir.
Son 50 yılda (1965-2015), hem sağlıkta hem de ülkelerin zenginliğinde muazzam bir ilerleme kaydedilmiştir. Yaşam beklentisindeki yükselme oldukça dikkat çekiciydi. İzlanda 1965 yılında, vatandaşlarının yaşam ortalamasının 74 olmasıyla tüm ülkeleri geride bıraktı. 2015’e gelindiğinde, neredeyse tüm Avrupa, Amerika ve Asya’nın çoğu ve hatta bir dizi Afrika ülkesi de bu seviyeye ulaştı, hatta bu seviyeyi aştılar bile.
Son 50 yılda, kişi başına düşen GSMH’nin kullanılmasında önlemler alınarak, satın alma gücü paritesi enflasyonu düzeltilerek dünyanın çoğu zenginleşmiştir. 1965’te çoğu ülke, kişi başı 5000 doların altında kazanırken; 2015 yılına kadar kişi başına düşen gelirlerini 10.000 doların üzerine çıkardılar. 1965’te ortalama geliri 32.000 dolar olan İsviçre, 2015 yılına kadar İrlanda, Norveç ve Lüksemburg tarafından geçilmesine rağmen, Avrupa’nın en zengin ülkelerinden biri olmaya devam etti. Libya’nın öne çıkan istisnası dışında birçok Afrika ülkesi de daha zengin oldu.
Zihin, yukarıda verilen çeşitli konuşan noktaları rahatlıkla kavrar. Bilgiler tek seferde metinde belirtilen sırayla okunduğunda yararlı hale gelir. Fotoğraflarda gözlerimiz dolaşıyor, aynı anda birden fazla boyutta bilgi arıyor. Biliş; referans çizgileri, lejantlar, veri etiketleri ve ek açıklamalar gibi tasarım öğeleri tarafından yönlendirilir. Burada dikkat edilmesi gereken şey görsel ortamın zenginliği sözel olarak ifade edildiğinde; uzun soluklu, uyarı yüklü cümlelere yol açan karmaşık ilişkileri gün yüzüne çıkarmasıdır.Görselin verimliliği ve çok boyutlu olması, veri görselleştirmenin üreticileri ile tüketicileri arasındaki iletişimi düzenli hale getiren bir dizi kuraldan kaynaklanmaktadır. Bu kurallar genellikle söylenmez: Bunlar “söylemeye gerek yok” demenin görsel karşılığıdır.
Bir grafik nasıl okunur
Bu grafikte, dikey eksende tasvir edilen, bir ülkenin sağlığının göstergelerinden biri olan, ortalama yaşam beklentisini bulacaksınız. Ülkenin zenginliğinin bir göstergesi olan, kişi başına düşen GSMH ile ölçülen, satın alma gücü paritesi enflasyonu düzeltilmiş kişi başına düşen gelir ise yatay eksende gösterilmiştir. Yaşam beklentisi yıl olarak ölçülmektedir ve 35 ile 80 yıl arasında, 10 yıllık artışlarla gösterilmektedir. Kişi başına düşen gelir 0 ile 120.000 dolar arasında her 10.000 dolar için işaret çentikleri ve her 20.000 dolar için etiketlerle gösterilmiştir.Her ülke iki boyutlu yüzeyde bir nokta ile temsil edilmektedir: Her ülkenin sağlık göstergesi, yatay çizgiye göz atılarak dikey eksende okunabilirken, her ülkenin gelir göstergesi de dikey bir çizgi çekilerek yatay eksende benzer şekilde okunabilir. Örneğin, 1965’te Amerika Birleşik Devletleri’nin ortalama yaşam beklentisi yaklaşık 70 yıl ve kişi başına düşen geliri yaklaşık 20.000 dolardı.
Bu uzun okumanın geri kalanında, veri grafiği üretimimize rehberlik etmesi gereken bir dizi temel kuralı vurgulayacağız. Yazının sonunda listelenen referanslar, bu ve diğer kuralların daha fazla açıklamasını sunmaktadır. Bilgi tasarımcısı Alberto Cairo’nunHow Charts Lieadlı kitabının 1. Bölümü; tüketicilerin, grafikleri üreticinin bakış açısından nasıl okuması gerektiğini özetlediğinden konu ile oldukça ilgili. Alberto, görsel iletişimin ‘zihinsel modellerinin’ varlığının; okuyucu, tasarımcının modelini kendi modeli ile karşılaştırıp onu yakınsadığında başarılı olacağının altını çizmektedir.
Estetik Kuralları
Pasta grafik, veri görselleştirme uzmanları tarafından hakkında en çok kötü konuşulan grafik formu olmasına rağmen kullanılmaya devam etmektedir. Bazı pasta grafikler uygun kurallara göre yapılması şartıyla iş görmektedir.
Bir çubuk grafikteki (biraz daha genişletirsek sütun grafiği de buna dahil edebiliriz) temel kural, değer ekseninin alt sınırının sıfır olarak ayarlanması gerektiğini belirten kural yani sıfırdan başlama kuralıdır.
Dağılım grafiği, her veri birimini iki eksenin kapsadığı bir yüzey üzerinde nokta olarak gösterir.
Yıllar, aylar ve tarihler gibi zaman değişkenleri için uygun yer yatay eksendedir. Kural olarak, zaman soldan sağa doğru ilerler (sağdan sola doğru okunan ülkelerde değişiklik gösterir). Aşağıdaki tablolar Avustralya’yı ziyaret eden Çinli turistlerin hızlı büyümesini göstermektedir. Zamanın soldan sağa sıralandığı bir örnek ile aşağıdan yukarıya sıralandığı iki örneği karşılaştırın. Soldan sağa kuralı yazıların soldan sağa okunduğu kültürlerdeki veri grafiklerinin üreticileri ve tüketicileri arasında paylaşılan konuşulmayan bir kuraldır. Bu kuralı bozmak okuyucunun bilişini her daim yavaşlatacaktır.
Comentários